5 Şubat 2013 Salı

SUSOLDUM

 
SUSOLDUM

kayıp kıtasıydım bir şiirin
kutlu kiraz zamanı
ayıbı bilmeyen çocuk
ağzımda böğürtlenlerin taze sütü
aşka gittim dönmedim
sıroldum

  ağırdı harflerim
                                     ey'lerinizden
gömleğimin yakası
güvercin ağrısı
uçtum yarına çurum
çırpıp çarparak kanadımı
  kuşoldum

                  
işte hepiniz burdasınız, büsbütün                 
ben orda: kimsiz kimsecik
yaslı yarım!

yağdım yağmur
eridim kar
içime yarıldı bisutun
dağıla dağlana
dağoldum

su katmadım kanıma, canıma pus
bir an bile! bir.an.bile!
eğindim, eğilmedim
;
nefesimi tuttum, içimdeki göl durulsun diye
gölümdeki gül
kendi şarkısını bulsun diye, kefesiz
bir terazi, kuşlar konsun diye
açılsın sessiz harflerin kafesi ve sairler
yırtılsın diye zarından
âhüzâr ile

çıkarı ne bilsin çıkmaz yol?
gümeyi nereden keklik!
nar taneleri gibi
biri bin pâre, kıyıldım

düştü… kırıldı serencam!
kınaya geline
susoldum

~*~
 
                                 Perihan BAYKAL
                     Akatalpa, Şubat 2013 - Sayı 158

 

Aşkın Küçük Sandal(lar)ı...

AŞKIN KÜÇÜK SANDAL(LAR)I...* Bu konuyla ilgili yazma önerisi bana geldiğinde ilkin biraz irkildiğimi itiraf etmeliyim. Tam da yeni bir şiir...